Bekar erkeklerin buluşma noktası

Aradığı erkeği bulamayan, beyaz atlı prensi bir türlü çıkıp gelmeyen kızlarımıza sesleniyorum.
Kısmetinizi yanlış yerde arıyorsunuz.
Çünkü aradığınız erkek barlarda, kafelerde, eğlence mekanlarında değil çok daha yakınınızda.
O kişiye bir an önce ulaşmak istiyorsanız mahalledeki en yakın markete girip makarna reyonunun önünde bir süre bekleyin. Er ya da geç bekar bir erkek gelip oradan 3-4 paket makarna alacaktır.
İşte o an yapışın koluna ve ona yıllardır beklediği kişinin o olduğunu söyleyin.
Haftada 12 posta makarna yemenin verdiği bıkkınlıkla kim olsanız kabul edecektir sizi.

Mutluluklar.

İsimsizler

Eşofman denilen şeyin kendi içinde yaşadığı bölünmüşlüğe üzülüyorum. Sadece takım olarak giyildiği zaman ismine kavuşuyor.
Alt veya üst tarafını tek bir isimle nitelendiremiyorsunuz.
-Altına ne giydin?
-Eşofman altı giydim.
-Üstüne ne giydin?
-Eşofman üstü giydim.
Bu zavallıya aşortmen, aşörmen, eşorman diyenlerden  ise hiç bahsetmiyorum.

Onun adı eşofman, o bir Voltran.

Kedi Sahiplendiriciliği

İnternet üzerinden yavru kedi sahiplendirmeye çalışan insanın ne kadar iyi bir insan olduğuna dair hiçbir şüphem yok.
O bir melek.
Ama ne zaman bir kedi sahiplendirme ilanı görsem, önce bir kediye bakıyorum, sonra kedinin fotoğrafının altındaki yazıya bakıyorum; yüreğim dağlanıyor, içim parçalanıyor.
Gözyaşlarına boğulmaktan hayvanı sahiplenmeyi unutuyorum.
Arkadaşım, kedi zaten yeterince sevimli bir hayvan. Bir bakışı bile kalbimizi paramparça etmeye yetiyor. Bir de niye öyle şeyler yazıp bizi üzüyorsun.

Bırak kedi de delikanlı gibi kediliğini yaşasın.

İlklerin önemi

İnsanoğlu, hayatına giren bazı ilkleri ömrü boyunca unutamıyor.
İlk sevgiliniz, okuldaki ilk gününüz, yaşadığınız ilk ev vs.
Hepsi tamam ama dövdüğümüz ilk çocuğu unutamamamız da neyin nesi?
Sanki hayatınızda özel biryere sahip olmuş gibi o çocuk.
10 yıl sonra görüyorsunuz genç adam olmuş, kendi kendinize "dövmüştüm ben bunu" diyorsunuz.
40 yıl sonra görüyorsunuz dede olmuş, eşe dosta gösterip "dövmüştüm ben bunu" diyorsunuz. İnsan şaşırıyor.
Dedenin ise yapacak birşeyi yok. O damgayı yedi o bir kere.

O yüzden siz siz olun, dayak yiyin ama kimsenin ilk dayağı olmayın.